sürekli başkalarını suçlamak

entry2 galeri
    2.
  1. şu başlık altında bile yapmaktır bazen.
    ben en masumum, ben en bi'taneyim, en güzel, en genç benim... işim olmaz, al tepe tepe kullan derken bile egomuzu şişirmek değil midir yaptığımız?
    sözde değer verdiğimiz (imkân olsa verecektik de durumumuz olmadı), insanları bile eleştirirken nefret kusmamız, bel altı vurma gayretlerimiz, karsimizdakinin daha kim olduğundan bile emin değilken, bu hırs, bu düşmanlık neden?

    "umrumda değil"

    bu lafı söylemek için paragraflarca yazı yazmamız bile, o'nu ne denli umursadığımızı göstermiyor mu?

    insanlar hakikaten kaypaklaşır baZEN. sana dedikodu taşıyanlar, sanıyor musun ki sadık sana? aynı duruma seni düşürmediklerinden ne kadar eminsin? olamazsın. olma da zaten.

    umursamadığın birini, sadece umursama. bu kadar net. kimsenin kimseyle uğraştığı yok esasen de, arada dönen "gıybet" sizi bu hallere düşürdü.

    saygıdan, seviyeden bahsederken, kendimizi de bi ölçelim. biz acaba hangi seviyedeyiz? belki de dipteyiz, sondayız, depresyondayız da, haberimiz yoktur.

    her zaman karşıdaki suçlu olmayabilir. ki öyleyse bile, hâlâ hayatımızın bir köşesindeyse o yanlış, oraya kondurduğumuz için bizim hiç mi suçumuz yok?
    içimizdeki ihtiraslara rağmen, yaşlanıyoruz. hepimiz. seni suclayacaım en son konu olur benden daha fazla yaş almış olman.

    ben kimseyi suçlamam. bilirim ki bu bana kazandırmaz. kendime duyduğum saygı, hep yeniden başlamama vesile olmuştur.

    kendini sev ama saygı da duy.
    5 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük