bir neslin bağımlısı olduğu efsane şans oyunudur. arkadaşlar arasında papeller uçmasın diye bodrum katta toplanıp,3'lü,4'lü gruplar halinde oynardık. çocukken tarifi konulamaz bir sevgiydi bu oyun. kimi zaman milyarder, kimi zaman da züğürt olurduk. insan beynine kapitalizmi empoze ederdi zannımca. sürekli tapular alınarak ev dikilir otel, arsa filan alınırdı. şahsen ne çok profesyonel, ne de çok acemiyidim. ama biraz şanssız idim. genel de kodese düşer, yahut arkadaşlarımın birinin arsasının önünden geçer, ona haraç vermek zorunda kalırdım. papel dağıtma olayı kafa sikerdi. satranç vesaire gibi oyunlarda iyi strateji yapardım, ancak bu oyunda hiçbir taktik geliştiremez, genel de çoğu zaman arkadaşlarıma göre ilk iflas olan oyuncu olurdum.
kısacası emlakçılık temalı eski bi masa oyunudur. bir çok sürümü vardı. yamulmuyorsam o zamanlar popüler olan kadıköy, ataşehir, maslak, bebek gibi semtlerin olduğu versiyonuydu.