36.
--spoiler --
- Anam ! Yüzünü göster !
Anasının hayâleti başını hafifçe salladı. Bu,olmaz demekti.
Çakır,ısrar etti :
- Anam ! Yüzünü göreyim.
Hayâlet fısıldadı :
- Olmaz ....
- Neden olmasın ? Oğlun değil miyim ?
- izinli değilim,olmaz.
Çakır ağlamaklı olmuştu. Üç hayâlet birden kendisine biraz yaklaştılar. Bala Hatun fısıldadı :
- Olmaz ! insanlar her şeyi bilmeyecektir.
isa Beğ devam etti :
- Olmaz. insanlar ancak gördüklerini bilecek , bildiklerini görecektir.
Anası tamamladı :
- Olmaz. insanlar daima bir şeye hasret kalacaktır .
iki yeni fısıltı daha duyuldu :
- Olmaz. insanlar bilemeyecektir.
Bunları söyleyenler,isa Beğ'in arkasında peyda olan iki hayâletti ve bu hayâletler Çakır'ın babasıyla amcasıydı.
Bu sefer hepsi birden seslendiler :
- Bizi unutma !...
- Bizi an !...
Anası tek başına söyledi :
- Ölüm o kadar güç değildir. Unutulmak yamandır.
Babası fısıldadı :
- Asıl ölüm unutulmaktır .
Amcası ilave etti :
- Unutmakta ölmektir .
isa Beğ devam etti :
- Hayat bir kaç hatıradır .
Bala Hatun bitirdi .
- Hayat ölümün başlangıcıdır .
Çakır,farkına varmaksızın elindeki Kuran'ı açmıştı. O zaman beş hayâlet birden tekrarladılar :
- insan anıldıkça yaşıyor demektir .
- Anıldıkça yaşıyor demektir...
- 'Yaşıyor demektir....'
Birden bire hayaletler kayboldu. O zaman büyük bir teesürle başını öne eğen Çakır,Kuran'ın açılmış olduğunu gördü ve keskin sipahi gözleri ay ışığında Yasin'e değdi. Okumaya başladı.
Çevresinde ruhların dolaştığını seziyordu. içi büyük duygularla doluydu.
--spoiler --
Arasındaki bazı cümlelerle beni gerçekten çok etkileyen bir kitaptır. Genel olarak bayılmadım ama küçük kısımlarında çok şey gizliyor.