Zamanımızın ciddi ve hatta en ciddi problemlerinden birisi.
Güzel bir formda sunulan ama mantıksız olan bir söz, mantıklı olan tüm sözlerden daha fazla etkili ve kabul görür bir hal almış durumda.
Kitaplara, dergilere, şarkılara, şiirlere, yazılara bir bakın. Hatalı metaforlar ve yanlış analojilerle dolu. Edebiyat adı altında saçmalamanın meşru formu bu.
Kahraman tazeoğlu, ahmet batman gibi müsvedde üreticilerinin ekmek yediği şeydir bu. Popüler kültür, post-modernizm başlığında yapılan şeydir bu.
Edebiyat... Edebiyat ister romantik olsun isterse sürrealist, önceleri edebiyat neyi, nasıl, niçin anlatırsa anlatsın ve dahi spekülatif bir şeyi betimlese de tutarlı, mantığa uygun bir biçimdeydi.
Öyle ki geçmişin vasat (ortalama) edebiyatçıları bugünün üst düzey düşünürlerinden daha mantıklı ve makul şeyler sunardı.
Şimdi ise felsefe de edebiyat da bu çukara düşmüş durumda. Bugün Edebiyat yaptığını beyan edenlerin çoğu biraz retoriğin şöhret kazandırdığı saçmalama mekanizması ve felsefe yaptığını iddia edenlerin çoğu süslü cümlelerle mantıksızlığının üzerini örtme çabasında.
Sahtelik ve maskecilik edebiyata da felsefeye de ulaşmış durumda.
iki ayaklı aptal yığını gibiyiz; hatta "gibi" değil, direkt öyleyiz.