alex profesyonel futbolcudur sözümüz yoktur kendisine. şansa yada değil 2 de gol atmıştır bu maçta.
yalnız ilk yarıda 4 ikinci yarıda 8 dakika uzamıştır maç kendisinin yuzunden. sorarsak profesyonel futbolculuk yapmıştır lakin ulkemizde bu tarz hareketler henuz kaldırılabilecek seviyede değildir,
takım gözetmeksizin bu maç itibariyle birilerinin bunu alex'e iyice anlatması gerekmekte anlamış bulunduk.
ayrıca bal yapmayan arı misali koşan, top alan/kaybeden bir beşiktaş'a karşı sahada 20 dakika top oynayan bir fenerbahce vardı bu maçta. hani birileri cıkıp diyebilir fenerbahce aslanlar gibi mucadele etti diye, o zaman sormak gerekir kendilerine, biz acep başka bir lige ait maçı mı izledik diye.
fenerbahce en az beraberlik için geldiği inönüde kasmadan kontra şekilde yakaladığı 3 pozisyondan 2'sini değerlendirip maçı galip tamamladı. nihayetinde istedikleri galibiyeti aldılar. tebrik ediyoruz kendilerini, lakin ertuğrul sağlam baki mercimek hakkında henuz karar verememis besbelli. onu da öğrendik bu maçta.
beşiktaş adına kayda değer olan ise, yıllar sonra taraftarlarına 3 pas sonucu gol atabildiğini* göstermiş ve rüştü-delgado-ali tandoğan ve serdar özkan kombinasyonu ile ilhan mansız'ın senegal'e attığı gol gibisinden güzel bir gol izletmiştir futbolseverlere.
fenerbahce adına alex attığı 2 golden cok köşe vuruşlarında güvenlik güclerine cektirdiği koca yere sığamama problemi ve gelen her su şişesinde harpoon gm isabet etmiş savaş yaralısı misali yerde kıvranmasıyla akıllarda yer edecektir bu akşamki maç sayesinde.
(ilahi alex sen adamı güldürürsün)
ehuhehe; eksi yağmuruna tutuldum hoş oldum. alex'i pek bi seviyormuş suser'ları lakin bi zamanlarda rüştü'yü çok sevmişlerdi, hatta sevdiklerinden sığdırmak istemişlerdi samandırayı basıp. alex'de aynı durumda olsa 1 metre fazla koşar mı acep merak içindeyim. alex'e selam eksi'ye devam.
