Hafiften yağmur çiseliyordu o gün, olacakları öngörmüş gibi kapalıydı hava. Her şeyden habersiz sınıf uslu uslu dersini dinliyordu.
Konunun ortasında bir anda espri yapıyor fizikçi. Sınıf soğuyor, öğrencilerin ruhları üşüyor bir anda.
"Hocam yalvarırız espri yapmayın." diyor önde oturan yalaka inek kızlar bile...
Öğrenciler savunmasııııız, öğrenciler titreeeeek, öğrenciler ağlıyor.
Arka sıralarda oturanlar ağlıyor, ön sıralarda oturanlar ağlıyor, gizlice sıra altında telefonla internette takılanlar ağlıyor, çalışkanlar ağlıyor, tembeller ağlıyor…
Tüm sınıf ağlamaya başlıyor esprinin soğukluğuyla.
Ama hamdi hoca durmuyor. Gözlerini belerte belerte bir espri daha yapıyor öğrencilere.
Önce, "kedi neden havalimanına giremez" diye soruyor,
Öğrencilerden cevap gelmeyince "çünkü orada pist var" diye tamamlıyor esprisini.
Sonra, "hocam yazılıları okudunuz mu?" diye soran masum, meraklı öğrencisine
"Boş dersim olsaydı okuyacaktım ama bütün dersler arçelikti." diyor.
Yetmiyor, "sıra dağlar" kelimesinin ingilizcesi olarak tahtaya "desk mountain" yazıyor.
Sıralarda oturan gencecik, körpe, acı çeken öğrencileri gören hoca zevkten kendinden geçiyor…
Hitotsu nickli sözlük yazarımızın (#265680000) şeklindeki entrysinden esinlenerek yazılmış acı dolu bir gerçektir.
O kara günleri hatırladıkça hala kanım donuyor…
(Bkz: hocaların soğuk espri şiddetine dur kampanyası)
Lütfen duyarlı olalım; ilkokul, lise, üniversite fark etmez. Bu hocalar aramızdalar. Gün geçmiyor ki bir öğrencinin nöronlarına böyle saldırı yapılmasın.
Gün geçmiyor ki bu soğuk espriden dolayı Bir öğrenci daha ağlayarak okulu bırakmasın…