zihinsel ve ruhsal birlikteliğin bedensel sınırları aşması gerekliliğini öğrenmiş, muhtemelen farklı kültürlerde örneklerini görmüş makul bulmuş. insan tabiatıyla, fıtratıyla, mayasıyla, geniyle nereden kök aldıysa öze sadık kalır. tüm kültürleri felsefeleri öğrenip, sentezleyip, harmanlayabilip düşünce olarak kabullenip davranış repertuarını geliştirmeye çalışsa da özünden kopamaz.
Bu açıklama her türlü değerlendirilebilir. Olumlu bulan olumsuz bulan, destekleyen, karşı çıkan olabilir. Açıklama yapan kişi bu toprakların insanı bunu söylemiş fakat uygulayabilir mi zaman gösterecek.
insan bütündür, ilişki bütünlüğünün sınırları vardır. ilişkinin sağlıklı sürmesi için güven,aidiyet, Samimiyet, dürüstlük, özveri,sadakat, fedakarlık, feragat, seçim, vazgeçişler gibi erdemlere ihtiyaç duyar, kendini tamamlarsın. bunlar olmadan ilişki olamaz.eş, sevgili olmaz Adı başka bir şey olur. bu erdemlerin olmadığı ilişkinin En uygunu ev arkadaşlığıdır.
Bu açıklama genel hatlarıyla bile ilişkiyi "birlikteliği" tanımlamıyor.
"Beraber olduğum kişi dilediğiyle bedensel haz yaşayabilir ihtiyaç duyduysa ama duygularını düşüncelerini paylaşamaz"... istemli seçimlerde ilişkinin kimyasına aykırı. insan beden-ruh-duygu-his-zihinsel bütündür. Bir parçası senin bir parçası benim olsun paylaşalım denilemeyecek kutsallığı bölünemeyecek bütünlüktür bu. Bu açıklama şu cümleyi hatırlattı "bedenime sahip olabilirsin ama ruhuma asla"... bedensiz ruh, ruhsuz beden düşünülemez.
Tanımında bedensel çaresizlik teslimiyeti olsa da ilişki ve insani birliktelik kavramında anlam kayması, içeriğinin boşaltılmasına yönelik talihsizlik var.