Bu film sonrası bekar türk erkeklerinin yüzde sekseni ıssız adam sendromu yaşadı.
Her nasıl olduysa o karakterle kendilerini özdeştirdiler.
Tanıstıkları, hayatlarına aldıkları her kadına 'bağlanamıyorum ben, seni seviyorum bağlanmayı çok istiyorum ama yapamıyorum, bu beni boğuyor elimde değil' tarzı cümleler kurdular.
Filmden iki yıl sonra baktılar ki farkında olmadan bunun ekmeğini yiyorlardı, hem bir bağlılıkları olmuyor hem de etraflarında onlar için uğraşan kadınlar vardı çünkü kadınlar bağlanamayan adamı bağlama hırsına bürünürdü. Bu sefer de ıssız adam taktiği uygulamaya başladılar.
Neyse ki geçerliliğini yitirdi, artık kimse düşmüyor bu tuzaklara.