yalnızlık gece ayazında sabaha kadar beklemek gibidir. ısınmak icin o günesin doğmasını beklersin ama o günes hicbir zaman doğmaz. yalnızlık, bulamadığın sevgiyi baska yerlerde aramak gibidir. ne yaparsan yap onu bulamayacağını bilirsin ama yine de denemekten vazgecmezsin onun bosluğunu hep baska seylerle doldurmaya calısırsın. yalnızlık, aynı havayı soluyup da bir türlü yan yana olamamak gibidir. aldığın her nefeste onun kokusunu duymak istersin ama yapamazsın. aldığın her nefes ciğerini acıtmaya baslar. yalnızlık dediğin; eski bir sandalyenin gıcırdamasıdır yalnızlık..
(bkz: iskender abi)
(bkz: leyla ile mecnun)
(bkz: ahmet mümtaz taylan)