yine çaylak, yine silik olmuş. yine düzelmiş yazar olmuş ergen abim. bak şarkısı vardır:
nerden bileceksin nasıl silik olduğumu
entryleri nereye döktüğümü
nerden bileceksin nasıl yazdığımı
bu yazıyı sen uyurken.
yanlış bir adamım, yorgunu alkolün
ne söylesin sana kurumuş terasım
miden almıyorsa elin ne yapsın
o kadar birayı içerken.
deseler ki hayat kısa, yalnız bir nefes ömrün
ben yine içerim onu döndüğün gün
deseler ki atar mide, çıkarıp atamazsın
ne derlerse haklısın...
bu kaçıncı silik aynı yazının ardından
kaçıncı vazgeçiş bir sözlük masalından
bu kaçıncı sonbahar aynı yazının ardından
kaçıncı savruluş çaylaklık rüzgarıyla.