said nursi'nin "şeytandan kaçar gibi siyasetten kaçarım" sözüne muhalifçe, onun talebesi olarak kabul edilen kişilerce yapılan eylemdir. özellikle akp döneminde siyasi arenayı rant sağlama ve yönetime yaranma aracı olarak kullanmaktan çekinmeyen bu zatlar, maalesef grubun ilk dönemlerinde kesinlikle uzak kalmaya çalıştığı siyaset bataklığına son yıllarda saplanmıştır.
menderes döneminde her türlü baskıya uğrayan, neredeyse sıfırlanan ve said nursi'nin "yeniden başlıyoruz keçeli" demesine sebep olan olaylardan ders alınmamış olacak ki, said özdemir, hüsnü bayram, badıllı gibi kişiler arka arkaya akpye oy vermenin dini bir zorunluluk olduğunu, iktidara destek olunması gerektiğini vurgulayarak grubu tamamen siyasete çekmiştir. said özdemir'in oğlunun neler yaptığı zaten malum. ancak ilginç olan şu ki, siyasetten uzak durmayla övünen bu gruptan bir kişi de çıkıp bu adamlar bizi nereye sürüklüyor dememiştir. sonuç olarak risalelerin basım hakkından mahrum bırakılma gibi bir ödül almıştır kendileri.
arkadaş, abdülhamid said nursi'yi tımarhaneye attırdı, menderes yüzünüze bakmadı ve üstünüzde baskı kurdu. ama bu yönetimlere tek kelime dahi etmezsiniz, onları kutsarsınız. bugün de bunu yaşıyorsunuz. daha neler yaşamayı umuyor da, "biz nursi'nin ilk talebesiyiz" diyen adamların peşinden gidiyorsunuz?
