efendim, netice itibariyle dogrudur bu baslik lakin bu zamane gencligi anlamak mumkun degil. boyle seyler insanin yuzune soylenir mi? ayiptir yahu. bakiniz sahsen cok alindim, cok fena kirildim. zaten bunye hassas, yas kemale ermis hani insan boyle bir ilgi, alaka bekliyor, saygi gormek, icabi halinde koluna girip karsidan karsiya gecirilmek, emmi yardim ediyim mi? gibi sozler bekliyor. ama nerede...?
vakti zamaninda, siz bilmezsiniz, bu gunlerin gelecegini, boyle madara edilip muskil durumlara dusebilecegimizi dusunen bazi firasetli muharrir yani sizin tabirinizle yazar kisisi, kalkip "30 yas uzeri yazarlar dernegi" kurmus idiler. hatta ihtiyar heyeti bu ise on ayak olmus idi. allah cumlesine gani gani rahmet eylesin. amin!
gelelim asil mevzuya. efendim zat-i alilerininde teveccuh buyurup arz ettigi gibi, sahsen bu sozluk mevzusu bizim gibi artik hayattan yavas yavas elini etegini cekmek uzere olan insanlar icin fuzulidir. burada bulunmakligimiz bir nevi mahallede top oynayan cocuklarin arasina karisip, "hele gecin kaleye iki penalti cekeyim" diyen ve butun maci murdar edip, cocuklarin top oynama hevesini kiran mahallenin buyuk abisinden farkimiz yoktur. hem artik futbol oynyamadigi gibi bir de gelir bacak kadar usaklara kunduranin sivri ucuyla topa abanir, iki sokak oteye gonderir topu. sanki karsinda yunan askeri var.
mevzu muzik olunca bizim bildigimiz merhum sadettin kaynak, itri, dede efendi,... ve genclerden muzeyyen senar, izzet altinmese, muslum gurses, mukerrem kemertas (trt sanatcisi idi), muazzez abaci vb. birde ajda pekkan hanimefendi var idi lakin sahsen ben hicap ediyorum ayni donemde oldugumuzu soylemekten.
film, sinema artisi derseniz bizim bildigimiz ayhan isik beyefendi ile beraber oynayan turkan soray, cuneyt arkin, ediz hun gibi bir kac kisi ile yabanci sinemadan marilyn monroe, clark gable vb. ve dahil oldugu ekiptir. bunlari da yazlik sinemda izlemistik vaktinde.
hal bu minval uzere mevcut olunca sahsen ben, bizzat kendim olaraktan burada yazilan ne sarkicilari, mankenleri ne de artisleri tanimiyorum. fesubhanallah deyip geciyorum. o yuzden efendiler bize lazim amel-iman. zaten bendeniz muhabbet etmek istedigimde solugu mahallenin terzisi salih efendi'nin dukkaninda ya da bizim ata-dede dostumuz kunduraci muharrem usta'nin yaninda alirim . oyle zamane ile ugrasamam. camii de ikindi nemazini eda eyleyip, kahvede bir iki el tavla oynadiktan sonra muharrem usta'nin dukkani onunde semaverimizi yakip caylarimizi iceriz muhabbetin dibine vururuz, eskileri yad eder, ic geciririz ki, sahsen bize lazim budur.
simdi ki nesil cok patavatsiz, hani usulunce soyleseler veya araya recaci sokup hafiften kulagimiza duyursalar zaten istenmedigimiz yerde durmayiz.