iki insanın yaptığı bir eylemden dolayı, tüm özelliklerimizin rastgele oluşuyla dünyaya geliyoruz. sonra hayatımızı, rastgele bulunduğumuz toplumun sosyal olayları vs. belirliyor. sonra da bir şekilde yok olmak üzere doğaya karışıyoruz, ölüyoruz. ben inançlıyken bu soruya "imtihan dünyası, öbür tarafa hazırlık için bu dünyayı yaşıyoruz" derdim. sonra bir şeyler başlayıp bitti zihnimde.
tamamen gereksiz bir canlı olduğumuzu öğrendiğiniz de ilk kabullenemiyorsunuz fakat sonra alışmanın ve hayatın monotonluğunun vermiş olduğu duygusuzlukla sanırım eskisi kadar üzülmüyorsunuz da bu duruma. ben de alıştım gibi, biyolojik faliyetlerimi yerime getirip, diğer sorumluluklarımı da yapıp öleceğim anı bekleyeceğim. sürekli şikayetçi olsam da herşeyden, tamamen gereksiz varlığım için yaşıyorum oysa. burada bu giride yazılanlar gibi düşünen, inançlı inançsız belki bir sürü insan var. umuyorum, onlarda buna alışıp huzursuzluğa karşı hissiz olurlar.