jean jacques rousseau'nun doğal yaşama geri dönülmesinin 18.yy itibarıyla imkansız olmasının ve politik bir temelde bütünleşecek olan toplumun gerçekliği karşısında, toplumun içinde yaşayan insana doğal haklarını sağlama istemini dile getirdiği bir başyapıttır.
bir devletin ne kadar büyükse (buradaki büyüklük nüfus ve toprakları ifade eder) içinde yaşayan insanları o kadar baskıladığı ve devletin büyüklüğü doğrultusunda o oranda devleti yöneten kişi sayısının azalması gerektiği görüşü ilginçtir. buradan hareketle az nüfuslu küçük devletlerin demokrasi, orta ölçektekilerin aristokrasi, geniş topraklara sahip nüfusu fazla olanlarının monarşiyle yönetilmesi sonucuna varır. ancak ilginçtir ki kendisi fransız ihtilali'nin fikir babalarından biridir yani monarşilerin yerine gelecek yönetim biçimleri üzerine çalışmış(demokrasi, aristokrasi vb.) ve en iyi yönetim biçimi olarak yine aynı kitapta seçimli aristokrasiyi savunmuştur.