bundan 1 yıl önce, hatta bir yıldan da uzun süre önce tanıştığım bir adam vardı. o terk etti beni ilk kez. hayır ilk terkedilişim değildi doktor ama tek can acıtanı oydu. tanıştıktan 6 ay kadar sonra peşimde koşturmaya başladı. mesaj attı. aradı. buluşalım dedi. iyi tamam dedik, buluştuk. bana değer verdiğini benimle bir şeyleri yaşamak bir şeyleri paylaşmak istediğini söyledi açık yüreklilikle. çok mutlu oldum çünkü ben de ondan biraz enerji alıyordum. tabii o bunu bilmiyordu. bir hafta boyunca sürekli buluştuk. çay kahve içtik, şarap içtik. konserlere gittik. ben yavaş yavaş sevmeye başlıyorum adamı tabii. o da bana seni seviyorum diyor. nasıl mutluyum ama. sonunda aşkı bulmuşum falan diye düşünüyorum. sürekli birlikte geçen bir haftadan sonra seviştik. biraz erken oldu ama ikimiz de alkollüydük. sonra sarılıp uyuduk. her şey harika gidiyordu. ben hep sevdim sevilmedim seveni sveemedim modunda olduğum için bana değer veren ve benim değer verdiğim birisi karşıma çıkınca çok mutlu olmuştum.
sonra film gösterimlerine gittik, el ele tutuşuyorduk. bana seni seviyorum diyordu. kitap okuyorduk birlikte. sonra bir gün buluştuğumuzda bana sana bağlanmaya başlıyorum dedi. mutluydum. ben de ona bağlı hissediyordum çünkü kendimi. damarımda alev alev aşk ateşi yanıyordu a dostlar. sonra, o günün akşamında ben kimseye bağlanamam deyip benden ayrıldı. ben sana iyi gelmiyorum dedi. seni sevmiyorum zaten dedi. canım derken bile numara yapıyorum dedi. niye bana yazdın, niye benimle buluştun o zaman dedim, mantıklı bir cevap veremedi. beni durakta ağlarken bıraktı ve gitti. bilmiyorum bir gün bu sözlüğe yolu düşer de görür mü yazdıklarımı. ama görse de kendisinden bahsettiğimi anlayacağını sanmıyorum. zira o çoktan unuttu. o çoktan unuttu birlikte geçirdiğimiz günleri, ayları, yaşadıklarımızı. benden hemen sonra başka kadınlar girmiş hayatına. onlara da seni seviyorum demiştir belki. bilmiyorum. ama ben tüm şerefsizliğine ve yalancılığına rağmen onu hala seviyorum galiba. hala şefkat ve sevgi besliyorum ona karşı. onun bana, seni seviyorum derken bile beslemediği kadar büyük bir şefkat.