tanıma geçmeden hemen söylemeliyim ki çok ilginç bir şeymiş bu. gaiman'ın signal to noise çizgiromanı sayesinde öğrendim.
cargo cult şudur: örnek vererek açıklarsak, yeni gine ve mikronezya gibi bölgelerdeki yerli halk, ikinci dünya savaşı sırasında buralara gelen amerikalıların ellerindeki gelişmiş alet edavatı ve kargo uçaklarını görünce, bunları kendi atalarının yolladığı hediyeler olarak algılamışlar. ama bunlar bir şekilde, yanlışlıkla amerikalıların eline geçmekte imiş. bu insanlar savaştan sonra da, uçak pistlerinin etrafında ateşler yakarak, amerikalı pist görevlilerini taklit ederek atalarının bu malları yeniden kendilerine yollamalarını ummakta. yani bir tür dini ritüel haline gelmiş. aynı davranış başka kültürlerde de mevcutmuş ama ben bunlar hakkında bir şey okumadım henüz.
daha fazlası için : http://en.wikipedia.org/wiki/Cargo_cult
signal to noise'da cargo cult (kargo kültü diyebiliriz sanırım), kıyamet ve cennet, sonsuz hayat fikirlerimizle bağdaştırılıyor. ve bu kavramların hemen daima düşük sosyal statüdekilerin inandıkları olduğundan bahsediliyor.
feynman ise cargo cult'ı bilimle ilişkilendiriyor. onun bu kavramla açıkladığı 'kargo kültü bilimi' ise, bazı temel bilimsel prensiplerin uygulandığı, ama sonuca ulaşmak için yine de bazı temel noktaların es geçildiği, bilimsel ahlakın atlandığı bir bilim anlayışı (yerliler pisti aydınlatıyor, bambu antenleri var, ama uçak inmiyor). bu konuda daha fazla bilgi için: http://www.bilimbilmek.co...an-Kargo_Kultu_Bilim.html ve (bkz: surely you're joking mr feynman)