sabırsız yönetim ve taraftarın bok yemesiyle ortaya çıkan problemlerden birisi sadece mustafa denizli. açıkçası fatih terim gittiği zamandan belliydi neyin ne olacağı. mancini bir sezon daha kalsa kendi taktiğiyle bambaşka oyunlu bir galatasaray görecektik muhtemelen. ama sabırsız yönetim bekleyemedi. zaten türkiyenin en büyük problemi sabırsızlık değil mi?
mancini gibi bir italyanı getirip denedikten sonra italyan dokunuşunun galatasaray'a gitmeyeceğini düşündüler. peki ne yaptılar? gidip yine italyan bir hoca buldular, bu sefer isim prandelli'ydi. beğenmedikleri mancini'yi arar hale geldi takım da taraftar da. hatta ortaya mancinin o kadar başarısız olmadığı gibi gerçekler dahi çıktı. en sonunda dayanamayıp prandelli'yi de gönderdiler. sonrasında taraftarı gerçekten güldüren adam hamza hamzaoğlu geldi. ilk başta çok tartışıldı ismi, pek umut yoktu üst üste geçen kötü zamanlardan sonra. o karambolde bile takımı ayakta tuttu ama arka planda dönen borç harç, para meseleleri vardı. transferde sıkıntılar, oyuncularda sıkıntılar derken en sonunda hamzaoğlu'nu da postaladılar.
yine düştüler hoca arayışına. mustafa denizli'ydi bu sefer isim. belki geçmişte başarılı olmuş olabilir, ancak kariyerini biraz inceleyince iyi kadrolarla başarılı olduğu aşikar bi adam mustafa denizli. gelmesini başta istememiştim, haklı da çıktım. hamza hamzaoğlunu öylece yüzüstü bırakırken, gönderirken öte yandan mustafa denizli için bayram ilan etti taraftar. 3-4 ayda hakaretlere de başladılar. sonuç olarak, gelmesi hata olan bir teknik adam yakında gidecek ve prandelli'den bile daha kötü bir performans gösterdiği de bu sayfalarda yazılacak.
galatasaray'a gelirsek, drogba-elmander-burak üçlüsü bozulduğunda transfer ihtiyacı varken takviye yapılmadı ve elindeki bütün forvetleri bitirdi takım. kusura bakmayın ama bu saatten sonra başarı beklemekte boş. sosyal medyadaki gibi artık muslera'nın gol atmasını bekleyeceğiz anca.