Nikolay Vasilyeviç Gogol’un bitmemiş, bitemeyen ölümsüz eseridir “Ölü Canlar”. Bitmemiş diyoruz çünkü Gogol eserinin ortalarında, sahip olduğu psikolojik rahatsızlıklardan dolayı yazdığı bazı bölümleri yaktığı söyleniyor. Gogol her zaman çevresinde ki insanların dürüst, ahlaklı kimseler olmalarını istemiştir. Sanırım, bu kitapta Rus insanını biraz mizahi bir dille taşlamış diyebiliriz. Biraz mı? bence yerden yere çaldığı gibi, aslında sadece Rus insanını değil, tüm insanlığı taşlamış olduğunu düşünüyorum Gogol’un. Bizim ülkemizde ki insanları da göreceksiniz bu kitabı okuduğunuzda.
Kahramanımız, Pavel ivoniç Çiçikov'un, Briçkasıyla bir hana girmesiyle başlıyor hikâyemiz. özellikle birinci Cilt bittikten sonra bazı eksik kısımlar çıkacak karşımıza, ama anlaşılabiliyor bazı kısımlar yine de. birinci Ciltte genelde hikayenin kapalı kısmı yine gizemini korurken, Çiçikov, yerel halkla kaynaşıyor. Aslında kitabın sonlarına doğru, ama asla sonunda değil çünkü kitabın sonu yok, gizem biraz biraz çözülmeye başlıyor. Çiçikov’un akıbeti tam belli olmasa da olayların gidişinden çıkarımlar yapılabiliyor.