"zall en çok trollerden para kazanıyor, o sebeple trolleri koruyor kolluyor, hatta troll hesapları moderasyona ait, zall onlara para ödüyor, hatta zall'ın kendine ait" diye sürüp giden değişik varyasyonları ve inanış biçimleri olan teoridir.
yıllardır seslendiriliyor ama hiç cevap vermedim sanki gerçekmiş gibi oturdu. bir türlü de kalkmıyor.
zall tabi ki reklamlardan kazanıyor. yazarlar hiç reklam görüyor mu? şu ekranda kaç tane reklam var? sıfır. uludağ sözlük'te üye girişi yapmış bir yazar asla reklam görmez. daha önce bahsetmiştim sözlüğe günlük giden insan sayısı 800bin. yazar sayısı 15bin. yani yazarlar sözlüğün %5'i bile değiller. yani okurlar çoğunlukta. dolayısıyla yazarlara reklam göstermenin sinir bozmaktan başka bir manası yok. bu bilgiyi de alalım. demek ki zall yazarlara gösterilen reklamdan para kazanmıyor.
nerden para kazanılıyor ben anlatayım. google'dan gelen ziyaretçilerden kazanılıyor. peki google'dan gelen ziyaretçi neden geliyor? aradığı bir konuda bilgi sahibi olmak için sözlüğe geliyor. aagenaes sendromu nedir, x filminin yönetmeni kimdir, survivor'a kimler katılıyor gibi kendi dünyasında merak ettiği soruların cevabını bulmak için google'da aratıp geliyor. yani okurlar tamamen bilgi içerikli entry'ler için geliyorlar. demek ki sözlüğe parayı bilgi içerikli entry'ler kazandırıyor. e o zaman zall için de bilgi içerikli entry giren adam değerlidir.
troll bu hikayenin neresinde? hiç bi yerinde. troll para kazandırmıyor. çünkü troller yazarlarla alakalı bir durum. ve yazarlar zaten reklam görmüyor. trollerin açtığı başlıklar bilgi içermediği için hiç bi şekilde zall'a yaramıyor. dolayısıyla zall'ın trolleri korumasına gerek yok.
bu teoriyi ortaya atanların mantığı ile konuşursak trollerin zall'a beş kuruşu bi faydası yok. bilgi içeren entry girilmesi ise önemli.
o zaman troller faydasızsa neden silinmiyor?
neden silinmediklerini kuantum fiziği ile anlatayım. kuantum fiziğine göre ışığı oluşturan fotonların normalde dalga halinde yayıldıkları görülmüştür. ancak aynı fotonların gözlemlendiklerinde ise tanecik olarak yayıldıkları tespit edilmiştir. troller de bunun gibi. troll dediğin adamları tek tek entry entry incelediğin zaman senden benden daha çok kuralları biliyorlar ve uyuyorlar. tek tek entry incelendiği zaman troll denilen adamların hata yapmadığı görülüyor. hatta troll denen adamdan şikayet eden adamın entry'leri incelediğin zaman ise bir format faciası ile karşı karşıya olduğunu görüyorsun. troll uzun uzun bütün kurallara uygun entry yazarken, troll'ü şikayet eden adamın sadece sözlükiçi konularda, imla kuralından habersiz iki kelimelik entry'ler girdiğini görüyorsun.
troll denen kişi kuralları bu kadar iyi bilirken ve hata yazmazken de bişey yapmıyorsun tabi ki. e hata yapan trolleri de zaten moderasyon uzaklaştırıyor.
sözlük para kazanıyor da napıyor?
sözlüğün gelişmesi ve ayakta durması için kasıyoruz. yazılım olarak geliştirmek için daha hızlı ve sürekli ayakta durur hale getirmek için, telefon uygulamaları yapmak için kasıyoruz. 100 milyar dolar değerindeki, dünyanın her tarafında devasa datacenter'ları olan rakiplere karşı 10 yıldır onurlu ve gururlu şekilde ayakta duruyoruz ve büyüyoruz. gerçek kapitalizmle mücadele eden devrimciler varsa biziz ulan. hepimiz. varsın kapitalizmin uşaklarının yüksek gökdelenlerde, bol yönetim kurulu üyeli, ıslak imzalı çek kokan odalarında bol yağlı suratlarla verilmiş kararları ile kurdukları iki iett otobüs durağı arasından daha büyük datacenter'larında dünyanın verilerini kaydetecek kadar paraları olsun. amerikan borsalarına işlem gören kağıtlarımız, bir telefonla üçüncü dünya ülkeleri başkanlarından randevu alacak kadar ağırlığımız yok ama batmadık ulan batmadık. daha onlarca yılda karşılarında dim dik duracağız 1px'lik gücümüz de kalsa da. son diskimiz yanana kadar, son yazar formata aykırı entry'sini girene kadar direneceğiz o yağlı suratlara karşı.
