rölantideki zekalarıyla insanları, ki ben de dahilim, acımasızca sömüren, alay eden, aşağılayan ve yıllardır bildiklerinden şaşmayıp "hücumbot cafer, tank cemil, yelkenli necmi" gibisinden saçmalıklarla; inanın şu cümlenin sonunu getiremeyeceğim. büyük ihtimal küfür çıkacak parmaklarımın yönlenmesinden.
en taze konuyu örnek alalım efendim, ahmet çakar meselesi. ben diyorum ki bu adam gazetelerini satmaya çalışanlşarın kurbanıdır. neden mi? basının sözlük casusları "bli bli" fonlu bir mesaj atıp masa başı gazetecilerine bikiniye yönlendirdi meseleyi. muhabbetin döndüğü zamandan beri bizim anlı şanlı şerefli türk spor basınımız ne kadar gazete sattı acaba, sırf bu yüzden çıkarılan gazeteleri ile. yani koca gazeteyi ahmet çakar 'ın anlık bir gevezeliğine dayamış, bir haftayı öyle götürüyor adamlar. hatta o da yetmiyor devamını sağlayacak meseleler arıyorlar. işin etiğinde filan da değilim, küçüklüğümüzden beri biliyoruz insanların ne mal olduğunu! keşke o bikini muhabbetini yazanların, bahsini geçirenlerin, ağzını yaya yaya "söz aazdan bi kerre çıkarr aaamet çagarr eeaaaa" diyenlerin bir tanesi ahmet çakar 'a muhalefet edip yenemezsek ben giyerim deseydi. madem bu kadar güveniyorsun, madem yenecektin de işini sağlama alsaydın. şimdi ben bhu yazıları yazmam, ahmet çakar 'da hiç lafı ikiletmeden sözünü tutardı, eminim! armut piş ağzıma düş...
böyle cins bir yazı yazmak üzerime vazifemidir bilmiyorum ama başlamışken bitireyim bari efendim.
anlatmaya çalıştıklarım biraz sinirle biraz gerginlikle yazıldığı için, ne diyor lan bu dallama diyeceksin, ben shakespeare in öğrencisiyim.
şurada kalmıştık, nerede kalmıştık demeden söyliyim;
şimdi biz boşuna dalga dümen yapmıyoruz, adamlar damardan girmeyi çok iyi biliyorlar, ahanda hanry geliyor, bilmem kim geliyor diye. tutunca da sahipleniyorlar. bir transfer döneminde yazmdığın futbolcu ismi kalmıyor, e tuttur istersen bir tanesini hacım, ne dersin? sanırsam gonzo gazeteciliği ülkemizde yayılmışta bizim haberimiz yok, ayan beyan kanıtları var bunların. ronaldinyolar, anğiiler (bkz: hanry), kuuman bile yazılmıştı zamanında efendim.
neyse çok dağınık bir yazı oldu, toparlayamayacağımda bundan sonra, çok sinirliyim efendim, televizyonlarda yayınlanan spor programlarına ne demeli? takım kalemlerini diziyorsun matruşka gibi oraya, smsler, mailler, raiting ler filanlar falanlar gırla gidiyor. sonra en güvenilir, en tarafsız, en gerçekçi, en bilmem ne; ne olacak, en ...
saygılarımla,
okyan okumayan tüm spor basını mensuplarına;
maçanız yediğinde tarafsızlığınızı gösterince söylediklerimi kendi nick altıma ben yazıcam...