ukrayna ile kırım tatarlarının kırım'ın işgali sonrası iyi geçiniyor olması ve hatta geçmişte verilmeyen bazı hakların şimdi veriliyor olması elbette ukrayna'nın düştüğü durumla ilgilidir.
ukrayna'nın soy,din ve kültür bakımından bir oldukları rusya ile ilişkisini anlamak için tarihe göz atmak ve bugüne yansımalarını anlamak lazımdır. ukrain kozakları, yüzlerce yıl bulundukları bölgelerde kontrol edilemeyen başıbozuk bir toplum olarak yaşamış ve çıkarları hangi devletle uyuştuysa onlarla hareket etmişlerdir. ancak yükselen rusya çarlığı'nın bölgeyi domine etmesinden sonra rusya çarlığı'na dahil olmuşlardır. bu tarihten sonra bölgede çarlık tarafından tüm işgal edilen bölgelerde olduğu gibi ruslaştırma faaliyetleri başlamıştır. fransız ihtilali sonrası milliyetçilik akımları elbette ukrainleri de etkilemiş ve taras şevçenko ile başlayan uyanış, ukrain kimliğini ortaya çıkaran bir milli harekete bürünmüştür. 1.dünya savaşı'nın olduğu yıllarda ukrayna bağımsızlığını ilan etmiş ve osmanlı devleti de dahil olmak üzere bir çok ülkece tanınmışlardır, ancak rus iç savaşında beyaz orduve kızıl ordunun işgaline uğramışlar ve iç savaşın en önemli mücadele sahalarından olmuşlardır. Nitekim bu süreçten sonra kızıl ordu tarafından ukrayna işgal edilmiş ve sscb'ye dahil edilmiştir. sscb, hem bölgedeki ukrainciliği, hem toplum yapısını ve bolşevikliği kabul etmeyen kesimleri kırmak amaçlı bu topraklarda bilinçli açlık yaratmış (bkz: holodomor) ve sadece ukrayna'da 5 ila 8 milyon insanın ölümüne sebebiyet vermiştir. bu hal ve süreç, elbette ukrainleri durdurmamıştır ve bulunan ilk fırsat olan 2.dünya savaşı yıllarında da bağımsız ukrayna arayışında bulunulmuştur.
1954 yılında kırım, sscb hükümetince ukrayna'ya dahil edildi ve sscb dağıldıktan sonra da kırım, ukrayna'da kaldı. günümüz ukrayna'sında ukrainler çoğunlukla kuzey ve batı ukrayna'da yaşarken güney ve doğu ukrayna'da rus ve ruslaşmış ukrainler çoğunluktadır. bunun nedeni elbette bugünkü güney ve doğu ukrayna'nın 1783 yılına kadar kırım hanlığı'nın toprakları olması ve bu topraklarda türk halklarının yaşıyor olmasıydı. rusya imparatorluğu, kırım hanlığı'nı yıktıktan sonra bölgede zorunlu göç ve sürgün politikası yürütmüş ve boş arazilere rusya'nın çeşitli bölgelerinden rus nüfus getirmiştir. kırım'ın kuzeyinde ruslar çoğunluğu kısa sürede elde ederken kırım'da çoğunluğu sağlayamamışlardır ki bu durum da en sonunda 18 mayıs 1944kırım tatar soykırımı ile çözülmeye çalışılmıştır.
bugün, ukrayna'nın sorun yaşadığı güney ve doğu ukrayna'nın tarihsel seyrindeki bu siyasi ve demografik değişim bölgedeki problemlerin temelidir. bölge halkında aidiyet problemi, sahiplenememe ve bunun yarattığı güvensizlik varken, ukrainlerde ve tatarlarda da rus halkına karşı moskova'nın piyonları algısı ve rusya'nın işgali korkusu vardır. Bu psikolojiler, bölgede tam bir güvensizlik ortamı yaratmıştı. özellikle bölgedeki rusların, kendilerine karşı bir tehdit hissettiklerinde veya istedikleri bir şey olmadığında bölgeye rusya'yı çağıran mitingler yapmaları ve rusya'nın da buna çanak tutması işlerin çığırından çıkmasına sebebiyet vermekte temel unsurdu. belirttiğim çoğrafyada çoğunluğun ruslarda olması, elbette siyasete, devlet kadrolarına ve orduya da yansıyordu. bu demografik yapıdan güç alan rusya sürekli ukrayna'yı kontrol altında tutma arayışındaydı. son yıllarda bu arayışın en önemli ürünü ise cumhurbaşkanı yanukoviç idi. artan yolsuzluk, ülkedeki ukrainlerin ve tatarların ab'ye katılma beklentisi ya da Rusya karşıtı tutumu, bunlara karşı yanukoviç iktidarının rusya'nın kontrolünde olmayı tercih etmesi euromaidan olaylarının çıkmasına neden oldu. ukrainlerin, kendi ülkeleri ukrayna'daki iktidar arayışına karşı ülkedeki ruslar da bilinçli olarak rus yanlılarınca tahrik edildi ve bu doğrultuda mitingler yapılmaya çalışıldı. tüm bu karmaşa, rusya'nın kırım'a ve doğu ukrayna'ya asker çıkararak işgal etmesi ve kırım'ın bu işgal altında düzmece oylama ile rusya'ya katılma kararı almasıyla sonuçlandı.
şimdi, bazı insanlar ukrayna'nın euromaidan sonrası hükümetini "kırım işgal edildikten sonra tatarlara yardım etmek akıllarına geldi." şeklinde, kırım tatarlarını da "bu adamlar yıllarca sizi görmezden geldi, şimdi siz ukrayna'yı nasıl desteklersiniz?" şeklinde suçlayıcı bir tutum halindeler.
sscb sonrası bağımsızlığını ilan eden ukrayna'nın gerçek manada moskova'dan bağımsız olduğunu düşünmek aptallıktır. euromaidan olaylarına dek moskova'nın ukrayna'nın toplumu, devleti, ordusu ve istihbaratı üzerinde kontrolü devam etmekteydi. bu süregelen halden ukrainlerin sadece milliyetçi olanları rahatsızdı, geri kalan ukrainler için bu doğaldı çünkü rusya onların güçlü "büyük abisi"ydi. bir gün bu "büyük abi"den tokat yiyeceklerini beklemiyorlardı. rusya'nın apaçık özgürlüklerine ve toprak bütünlüklerine müdahalesinden sonra ukraynalılar rusya'ya karşı bir tavır aldılar. Bu nedenle kırım tatarlarına karşı geçmişten beri süregelen olumsuz tavır değişti ve kırım tatarlarına haklarını vermeye ve destek olmaya başladılar. elbette bazı arkadaşlar "işten işten geçtikten sonra..." diyorlardır, ancak kırım tatarlarının tercih hakları da pek yoktur. rus işgalinin olduğu, türkiye'nin tarafsız bir çizgi izlediği bir noktada bu küçük halkın ne yapması beklenirdi?
sonuç olarak ukrayna, iyi de olsa kötü de olsa rusya karşıtı bir siyaset izlemeye mecbur, ab'ye katılmak için aday, batı'yı tercih etmiş, soy-kültür-din kardeşlikleri bulunan moskova'ya karşı aldatılmış ve onuru kırılmış hisseden bir haldedir. tüm bu süreçte ukrayna'dan yana tutum sergileyen kırım tatarlarına teşekkür etmektedirler ve 1944 kırım tatar soykırımı'nı resmen tanıma kararını almış (bkz: kırım tatar soykırım kurbanlarını anma günü), kırım'ın geleceğinin kırım tatar özerk cumhuriyeti şeklinde olması gerektiğini (neden bağımsızlık değil diyenler, her şeyin bir vakti var.) kabul etmişlerdir. türkiye ile de askeri, siyasi, kültürel ve ekonomik tüm işbirliğine açık haldedirler ve halihazırda türkiye ile bir dizi anlaşma ve ortaklığa da girişilmiştir.
kırım tatarlarına gelirsek, geçmişte onu yok etmeye çalışan ve bugün de tüm dünyanın gözü önünde bu çabasını sürdüren moskova'ya karşı sadece demokratik mücadele imkanı olan bir halkın, ukrayna'nın "geçmişte çok hata ettik biliyoruz, ama gelin size tüm milli insani haklarınızı verelim, size yapılan katliamı soykırım olarak tanıyalım ve kırım kurtarıldığında da kırım'da sizin milli özerkliğiniz olsun." diyen yardım elini reddetmesi beklenemez. türkiye'nin bölgeye siyaseten ve ukrayna ile ortak bir şekilde çalışmadan müdahalesini beklemek hayaldir, olsa bile türkiye'yi her açıdan zor durumda bırakır. kırım tatarları neden türkiye varken ukrayna-ab yanlısı? sorusu da yanlıştır, kırım tatarları milli mücadelelerini türk devleti ile karşı değil, aksine istişare ederek yürütüyorlar, kırım tatarları bölgede türkiye'nin bir yansımasıdır ve temsilcileridirler. türk devleti'nin de türkmeneli, kırım ve doğu türkistan gibi milli meseleleri desteklememe gibi bir lüksü yoktur, çünkü tarihsel arka plan, kimlik ve geleceğe yönelik beklenti bunu gerektirmektedir.