gerçekten de islam devletlerinde alimler hep bilim ve dini bir arada götürmek isteyen ve bunlara düşman olan din adamları olmak üzere hep ikiye ayrılmış görünüyor.
son zamanlardaki caner taslaman'ın başını çektiği güruh ile cübbeli tayfasının birbirine açıkça düşman olması hatta ve hatta din düşmanlığı ile suçlaması bu konudaki en güncel ve gözle görülür örnektir diyebiliriz. ve yine yukarda bahsedildiği gibi devlet yönetiminin genellikle bunlardan hangisine destek verdiği aşikar olduğu gibi halkın da büyük oranda hangisini desteklediği ve dinlediği ortada.
yalnız yukarda ''dinin devlet kontrolü altına girmesi bilimin ilerlemesine engel oldu.'' gibi bir ibare var. eğer asıl güç dinde değilde devletteyse bilim eksikliğindeki gerçek suçlununda asıl güç unsuru olan devlet olması gerekmez midir?