anı

entry62 galeri
    41.
  1. Eski Bir Dost
    Adana'dan gelen misafirim T.'yi bir gün boyunca gezdirmiştim. Şehre dönünce iyi sayılabilecek bir mekândan iyi sayılamayacak birer ciğer yemiştik. Gecenin ilerleyen saatlerinde de çay-kahve içmek için şehrin dağ tarafına bakan, kafe-restoran denen yerlerden birine girdik. Garsonlar ilgili ve samimiydi, "iyi birer Türk Kahvesi" istedik. Adamların samimiyetine güvenerek "iyi"yi iyice vurgulamıştık. Acı kahve seven bizler için gelen kahve gerçekten harikaydı.
    Dağın tepesine ışıklandırma ile konudulmuş Atatürk silüeti altında, dağ yamacına kurulmuş mahallelerin ışıklarını seyrede seyrede içtik acı kahvemizi. Sonra buraya has bir peynirli irmik helvası yedik. Tadını ağzımızda uzun bir süre hissetmiştik.
    Bir süre terasta oturup sohbet ettik. Sonra hesabı ödemeye aşağı indik. Mekân sahibi bizi tuttu biraz, ayak üstü konuştuk. Tarih Öğretmenliği okumuş adam. Anlattığına göre 79 almış, 80'le atamışlar; 80 almış, 81'le atamışlar. KPSS dershanelerinde hocalık yapmış sonra. Birkaç ay önce de bu baba mesleğine başlamış.
    Adam bize çok cömert davrandı, ikramda bulundu. "Bu arkadaş Hatay'ı geziyor." dedim, irmik helvasından para almadı. "Seneye KPSS'ye gireceğiz." dedim, Tarih notlarını gösterdi, "Bir gün gelin, alın." dedi. Bir de masada dikkatimi çeken eski paraları gösterdim, "koleksiyon" dedi, birer de kağıt 100 binlik verdi, çocukluğumun harçlığı. işte bizim eski bir dostla asıl buluşmamız da böyle oldu.
    2 ...