dost

entry532 galeri video1
    58.
  1. ağlarken gözyaşlarına gözyaşlarını katan değil, o salya sumuk halindeyken bile seni güldürebilendir dost.

    "ehe, burnun düşmüş", aa tekerlek dönüyor", " sor bakalım dedesinin çanakkale'de ne işi varmıs " gibi anı güzelleştirme çareleri mevcut.

    gercekten de birlikte ağlamanın hiçbir mantıklı açıklaması yok bana göre. baskasının da göz boslugu bezlerini yormasına bu kadar gerek yok.
    fakat güldürmek öyle mi? gülmek ömre ömür katar. gunde 15 dakika gulmek kalbe iyi gelir araştırmalara göre.

    Kahkaha atmak, kan damarlarını genişletiyor, kan dolaşımını hızlandırıyor. Ancak uzmanlar bunun nedenini henüz belirleyebilmiş değil.. Gülme sırasında dolaşımın hızlanması ve damarların genişlemesi kalp hastalıklarına neden olan etkenleri azaltıyor. "bilgiyi verip kaçan adam". bence vedat özdemiroğlu'nun köşesindeki en guzel bölüm.

    dostluk denince benim aklıma, okul zili çalarken, birinin piyano, birinin flüt, birinin keman ve diğer birinin de davul çalıyor gibi yapması geliyor. etnik bir sanat toplulugu edasıyla gönülden yapılan, böylesine fantastik, böylesine muazzam böylesine organize olmus bir bağ.. takdire şayan.

    hala biraraya gelir ve geldikçe de okul müziğimizle etnik kimliğimizi birleştirir, kendimizden geçeriz. bu bizim için adeta bir yaşam felsefesidir, açık nefestir, yogadır, reikidir.

    asıl önemlisi aynadır dost. yıllar boyu ona bakıp duzeltirsin yanlısları, bozulmusları. ayna gibi olmalılar işte. dudağının kenarında ketcap kaldıgını söylemiyor, saçın kendinden geçip
    formatına yabancılaştıgında dahi guzel oldugunu iddia ediyorsa ondan ne köy olur ne kasaba. o ayrı mevzuu.

    lakin aynada kendini görüyorsan kaçırmayacaksın o anı. donduracaksın. sana seni sevdiren insanlara dost diyorsun çünkü bir yerde, kendine baktıgında suretini gördüklerine.
    bu yansımalardan sonra en guzeliyse, doğumgününde fiyakalı bir paketin içinden ayna çıkması bak. her halde de en güzeli bu. sembolik bir tavrı var bu hediyenin. maneviyatı güçlü.

    içinde gördüğünse tek bir kişi değil, dört-bir kişi;

    tümü biz, bütünü biz, hepsi biz..
    6 ...