mevzu sadece üniversite öğrencileri ile sınırlandırılamaz.
devletin, kamu ve özel sektördeki personel ihtiyacına yönelik araştırma yapmadan üniversite kontenjanı belirlemesi, meslek liselerine önem verilmemesi en önemli sebeptir. bir diğer önemli sebep de özel sektördeki işverenlerin maaş ve özlük hakları konusunda tatmin edici davranmamasıdır.
üniversiteler bir çok bölüm ve fakülte için kpss hazırlık kursuna dönüşmüş durumda.
eğitim fakültelerinden örnek verelim; kamuda ve özel sektörde her yıl hangi branşta kaç adet öğretmen ihtiyacı olacağı planlanmadan kontenjan veriliyor. doğudaki şartlar iyileştirilmediğinden doğuya atanan öğretmen en kısa sürede batıya tayin olmaya çalışıyor. bu sebeple bölgedeki açık bir türlü kapanmıyor. bu işin bir diğer boyutu.
meslek lisesi mevzusu;
milli eğitim ve organize sanayi bölgeleri yönetimleri bir araya gelerek organize sanayi bölgelerindeki yıllık personel ihtiyacı branşlara göre belirlenip bu doğrultuda meslek liseleri açılarak ihtiyaca yönelik kontenjan belirlenmesi ile bu okullardan mezun olanların istihdam edilmesi kolaylaştırılabilir.
bunun yanında sürekli konuşulan el sanatlarımız yok oluyor, çırak bulamıyoruz diyen ustalara yönelik el sanatları ile ilgili çıraklık okulları açılabilir. bakır, telkari, kalay, dokuma, ahşap ve taş işçiliği gibi dallarda çıraklar yetiştirilebilir.
herkesin şikayeti olduğu taksi ve halk otobüsü / dolmuş şoförlüğü de meslek liselerine dahil edilebilir. bu okullarda öğrencilere ilkyardım, ileri sürüş teknikleri, motor bilgisi, beşeri ilişkiler, diksiyon gibi dersler okutularak sadece bu okullardan mezun kimselerin toplu taşıma sürücüsü olması sağlanabilir.
memlekette herkes doktor, mühendis, avukat olmak zorunda değil. işinin ehli, eğitimli ve profesyonel temizlik görevlisi, güvenlik görevlisi, apartman görevlisi gibi meslek grupları oluşturulmalı. özlük hakları ve iş tanımları yasal güvenceye alınmalı.
tabi her şeyin başı siyasi irade ve gerekli hukuksal düzenlemeler.