beşiktaş'ın liderlik stresi ile çıkıp bozuk bir futbolla başladıgı, ikinci yarıda ise oyuna iyi başlayıp bir gol buldugu, maçı rolantiye alacagı dakikalarda saçma sapan bir hata yüzünden yedigi gol ile işi her zamanki gibi yokuşa sürdüğü, lakin cefakar beşiktaş taraftarımızın bunun bir şaka oldugunu adı gibi bildigi ve 90+4'üncü dakikada bobo'nun önünde buldugu topu adeta yeni geline bilezik gecirir gibi gecirdigi musabakadır.
sıradan bir lig maçıdır. beşiktaşımız da bilindigi bir deplasman canavarıdır. bu sezon son dakika golleriyle de kazandıgımız * sekizinci musabakadır. bunun 15 olmayacagının garantisini kimse veremez. lakin tüm bu goller oyunun içinde olan gollerdir. ha yoksa beşiktaş rakip soyunma odasındayken mı atmıstır bu golleri ?
egri oturup dogru konusmak lazım futbolda en zor oynan dakikalar, futbolcuların topu adeta itelemekten aciz oldugu ve gucun tükendigi son dakikalardır. şimdi gelelim fasulyenin faydalarına;
neymiş arkadaşım, beşiktaş'ım bu dakikalarda gol atıyorsa kondisyonu saglam bir takımmış. hatta son dakikalarda verilmeyen golü ile 3 puanı çalınmış bir takımmış ! *
vay be ne maçmış aq ki insanları bu kadar rahatsız etmiş. mücadele etmeyen bir takım maçı kazanamaz! beşiktaş bugun maçı daha çok isteyen taraftı ve aldı. o kadar basit !
şimdi stres sırası sizde! biz de keyifle oturup izleyecegiz 3,5 attıgınız dakikaları...