islamda hadis ancak kuran ayetlerinin alt kümesi olabilir. hadislerin 4 halifeden sonra yazılı ortamda toplanmasından mütevellit buna bu kadar kafayı takmamak gerek. ayetler tarafından doğrulanan hadislere inanabiliriz ki bu durumda ayetler varken hadisler tekrara düşmüş oluyor.
1. kuranda hükümlerin teferruatına inilmemesinin sebebi, meseleyi gereksiz yere dallandırıp budaklandırmamak, gereksiz yere durumu zorlaştırmamak içindir. mesela gusül abdesti; kuranda bununla ilgili emir sadece "cünüp iseniz temizlenin" şeklinde geçiyor. tutup da yok ağza üç müydü, burna beş miydi demek gereksiz teferruattır. emir net, temizlen. kardeşim yıkan çık işte derdin ne?
yok namaz detayları verilmiyormuş da hadislere başvurmak bu durumda şartmış. namazın detayları kuranda verildiği kadar işte; rüku, kıyam, secde, zikir. bunlarla kendi gönlüne göre bir düzen oluştur, serbestçe duanı et, neden illa sabit kalıp bir ritüele muhtaçsın? topluca kılıyorsanız da uy imama o da nasıl yaparsa ayak uydurun işte. yok oturuşta sağ ayağın konumu şöyle olacakmış, yok secdede dirsek havadaymış, yerdeymiş aşın bunları artık. din algınızı düzeltin.
2. "Ve a’tâ kalîlen ve ekdâ." yani "ve Azıcık verdi ve sımsıkı elinde tuttu." necm 34. ayet mi değişti caferi kardeş?
3. dinde doğruluğu kesin olmayan sözleri yine o doğruluğu kesin olmayan sözlerle desteklemek?
hadisler konusunda 4 halifenin tutumu:
dinde ikilik çıkmasın diye kişilerin yazıya döktüğü, peygambere atfedilen hadislerin toplatılması.
