Devlet gerektiğinde yani savaş veya çatışma çıktığında güvenliği sağlamak ve sınırları korumak için ordu teşkilarlanmasına ihtiyaç duyar.
iç güvenliğin ve taşrada asayişin sağlanması amacıyla adli kolluk görevi yürüten genderme-jandarma istisna tutulursa asker savaşmak için vardır.
Zorunlu askerliğin mantığı asker savaşmak zorunda kaldığında aktif görevde olan muvazzaf askerler ihtiyacı karşılamadığında gereken sayıyı halktan tamamlamak gerektiğinde Ergin olan erkek nüfusu cepheye şevketle öncesinde temel eğitime almaktır.
Askerlik mesleğinin daha doğrusu sıcak çatışma içinde olan askerlerin sahip olması gereken en temel beceriler cesaret dayanıklılık fiziksel güç gibi bireysel unsurlardır.
Savaş çıktığında zorunlu askerlik sırasında temel eğitimi almış kişiyi cepheye sevk edecek olsanız bile sevk etmeden önce yeniden temel eğitimden geçirmek zorundasınız.
Zorunlu askerlik için gençken temel eğitim almış kişi aradan yıllar geçip yaşlanıp güçten düştükten sonra yeniden temel eğitime tabi tutulup ihtiyaç olduğunda cepheye sevkedildiğinde zaten savaşmak için gereken düzeyde olamayacaktır.
Askerliğin bana göre temeli kondisyonun yüksek olmasıdır. 35-45 aralığında bir adam spor yapmamışsa düzenli beslenip fit değilse zaten sıcak çatışma ortamında Ateş altında bir varlık gösteremez sadece Orduyu kalabalık gösterir ve bu asker sayısının fazlalığı bir caydırıcılık unsuru olarak askeri stratejide yer bulur.
Yani bana göre askeri mantık açısından piyade olarak 1 milyon asker beslemek ancak birinci ve ikinci dünya savaşı gibi zamana yayılan birden çok cephede savaşmayı gerektiren çatışmalarda anlam kazanır.
Bugün askeri anlamda cephe savaşı kavramı yerini bence düşük yoğunluklu savaşa bıraktı. Ovada karşı karşıya dizilen binlerce askerden oluşan Ordular yerini tank ve topçu ile desteklenen hava kuvvetleri ile koordineli çalışan çok daha küçük unsurlara bıraktı.
Suriye savaşı ve Amerika'nın ırağı işgali bunu net olarak ortaya koyuyor zira savaş artık açık arazide değil şehir içinde sokak aralarında devam ediyor.
Sokak aralarında savaşmak ile açık arazide savaşmak birbirinden her açıdan farklı. Kullanılan askeri teçhizat bakımından üstün olan sokak savaşında avantajlı olduğu için teknolojik üstünlüğü olan savaşı kazanıyor.
insansız hava araçları lazer güdümlü akıllı füzeler termal kameralar gece görüş dürbünleri pahalı ekipmanlar. Etkili mesafesi bakımından tam bir piyade tüfeği olan hk g3 gibi standart bir tüfek yerine çok daha modüler bir piyade tüfeği gerekliliği gibi unsurlar savaşa harcanan bütçeyi arttırıyor.
Askeri bütçeyi toptan arttırmak yerine 1 milyon askeri 12 ay kışlada beslemektense sayıları atıyorum 500.000 askeri 3 ay eğitip full donatarak sahaya sürmek daha akılcı.
Türkiye'de askerlik rejimin kitleleri kendi ideolojisi ile eski sisteme göre 18 ay şekillendirdiği ya da eğittiği bir yer olduğu için zihniyet değişmeden 3 ay temel eğitim almış full donanımlı teçhizata sahip orduya geçemiyoruz.
Özet : gerekli olmakla birlikte nitelik ve nicelik olarak modernize edilmesi gereken bir askerlik.