hrant dink suikasti

entry10 galeri
    9.
  1. 19 Ocak 2007.

    "kitle kültürü medyası için dünya her gün yeniden kuruluyor olabilir. onlar da bu dünyada yerlerini her günkü nüshalarıyla yeniden tarif ediyor olabilirler. şimdi hrant'a yapılan saldırıyı bir fanatik bireysel teröristin anlık girişimi olarak lanse edebilirler. hem geçmişteki suçlarından ellerini temizlemek, geçmişteki suçlarını unutturmak hem de bu an geçip gidince yine hiç olmamış, hiçbir şey olmamış gibi davranabilmek için. onlar hrant'ın ölümünü bir an meselesi olarak lanse edebilirler. nasıl bir an meselesine dönüştürdülerse yaptıkları yayınlarla. öldürülmesini an meselesi.

    kısa bir süre, sanki daha dün onlar yazmamış gibi o yazıları, atmamış gibi o manşetleri, daha dün sıkılıp da hrant'tan bir başka dostumuzu yeniden sürmemiş gibi şoven kalabalıkların önüne, tüketimine, şimdi güne özel, geçici kınama söylemleri ile kaplayabilirler kağıtlarını, günlük kağıt stoklarını. üstelik daha ilk günden, bir insanın, bu ülkenin bir aydının ölümünden çok, küçük politikalarının uğrayacağı zarara, uğraması muhtemel zararlara ilişkin analizlere, daha ilk günden bir kar zarar hesabına girişerek, hem de yine aynı küçük politikalara giriftar resmi ve seçilmiş siyaset odaklarından bile erken davranarak.

    en tehlikelisi bu işte. öncesinde nasıl an meselesi yapıldıysa hrant'ın ölümü, sonrasında da an meselesi yapılması. yapılıyor olması.

    oysa biz biliyoruz ki bu bir tarih, izafi bir yakın tarih meselesidir.

    bir ideoloji meselesidir.

    ilkeler meselesidir.

    işte cuma akşamı taksim'den osmanbey'e yürüyen sol kalabalık, bu ülkenin sol yurttaşları, sloganlarıyla, tavır alışlarıyla bunu hatırlatıyordu, gösteriyordu tüm türkiye'ye bir kez daha.

    hrant'a yapılanın, yapılanların an meselesi olmadığını.

    kâr-zarar hesaplarına katılacak bir provokasyon olmadığını.

    evet, bir an meselesi değil, bir süreç meselesi olduğunu.

    bir sürecin, türkiye sınıf mücadeleleri sürecinin bir parçası, demokratikleşme çabalarıyla buluşan, çakışan ve çatışan türkiye sınıf savaşlarının bir süreci olduğunu.

    hrant'ın mücadelesinde elden geldiğince yanında olarak, yanında durarak, sonrasında da taksim meydanı'na, halaskargazi caddesi'ne koşarak türkiye sosyalistleri bunu da gösterdiler, kanıtladılar işte şimdi de.

    gündelik ama kalıcı, yinelemeci faşizmle, devletin sırt sıvazlayıcı, azmettirici şovenizmiyle, bu ülkedeki demokrasi ve özgürlük mücadelesine yönelik sivil ya da resmi ya da ortak sabotajlarla ancak sol ilkeler doğrultusunda mücadele edilebileceğini.

    acıdaki içtenliğin ve karşı duruştaki, karşı çıkıştaki kararlılığın ancak sol sloganlarla ifade edilebileceğini.

    sürece ancak sol ideolojinin hâkim olabileceğini.

    süreci saptayıp, ortaya koymaktan ancak solcuların gocunacak yaraları olmadığını.

    bizim cuma akşamki yürüyüşümüzdeki, slo-ganlarımızdaki sol manzarayı haber bültenlerinde, gazete sayfalarında ya da demeçlerinde elden geldiğince karartmaya, gerçek politik kimliğinden sıyırmaya, bizim bu yürüyüşümüzü de, acımızı caddelere döküşümüzü, ilkelerimizi dünyaya haykırışımızı da bir an meselesi, anlık bir manzara haline getirmeye çalışanların durumu nasıl bir çaresizlik ifadesi aslında. nasıl bir korku. bir suçüstü yakalanmışlık hali."
    0 ...
bu entry yorumlara kapalı.
© 2025 uludağ sözlük