ilgili maddeler;
I. Zina
Madde 161/f3 Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
II. Hayata kast
Madde 162/f3-Affeden tarafın dava hakkı yoktur.
Zina, Türk Medeni Kanunu hükümlerince boşanma nedenleri arasındadır. Ortaya çıkan durumlardan birisi, eğer aldatılan eş yani zina eyleminde bulunan kişinin eşi, durumu öğrenir ve zina yapan eşini affederse, ne olacağı konusudur.
Türk Medeni Kanunu, bu durumu düzenlemiş ve zinayı affeden eşin, zinaya dayalı olarak boşanma davası açamayacağına hükmetmiştir. Dolayısıyla, kanunda belirtilen sürelere bakılmaksızın, zinayı affeden taraf, zinaya dayalı boşanma davası açma hakkından da feragat etmiş sayılır.
Böyle bir durumda kalan eş, hiç bir dayanakla boşanma davası açamaz denilemez. Zira genel hükümlere dayanılarak eşin boşanma davası açma hakkı devam etmektedir.
Zina eylemini affetme(bağışlama) eğer zina eyleminden önce gerçekleşirse, yani eş “ileride zina yaparsan şimdiden affediyorum seni, bu konuda muvaffakatim var”, derse ne olacaktır? Bu durum da Yargıtay kararları ile aydınlatılmıştır. Buna göre muvaffakat, af anlamına gelmez. Ahlaka aykırı bir muvaffakat olması nedeniyle bu muvaffakat, eşin dava hakkını ortadan kaldırmaz.