Sessizliğin vucuda gelmiş halidir gece. Bir aydınlık ihtimali ve karanliğın bitmeyen kasveti. Gözünü açmaya korktuğun andır gece. Kendi iç karanliğını yeğlemektir. Zifiri bir aydınlıktır gece. Umuda beş kala umutsuzca kıvranmanın adıdır. Yap-boz dur gece. Her bir parçası göremeyeceğin bin bir yerde. Tam bir " ne oldum?" dur gece. Aydınlığın hesabını vermektir. Sorunların soruları önemsizleştirdiği zamansızlıktır. Çarşamba'dır gece. Ne üzer seni ne de sevinebilirsin, ortada kalırsın öylece. Var olduğunun farkına varmaktır gece. Her bir hücreni acıtır yaşanmışlıkların. Zerren açtır umuda. Kapatırsın gözlerini, aydınlık gelir o karanlık birden. işte tam o anda anlarsın, gece aslında sensin tüm renksizliğinle ve yaşanmışlıklarınla. Ve o an anlarsın; var olan sadece karanlık, var olan sadece gece...