2- Desteklediğin siyasi görüşün her şeyi doğru, diğerlerinin her şeyi yanlış.
3- Siyasilerin "senin iyiliğini" her şeyin üzerinde tuttuğuna inanıyorsun.
4- inandığın şeyleri sorgulamaktan köşe bucak kaçıyorsun, çünkü sen inanıyorsan doğrudur.
5- En son okuduğun kitap sorulduğunda uzun süre düşünmek zorunda kalıyorsun.
6- Senin inandığın şeylere dokunan her olayın altında mutlak komplolar, oyunlar, hileler var.
7- Aynı görüşte olmadığın insanlarla hakaret etmeden, bağırmadan adam akıllı sohbet etmeyi bir türlü beceremiyorsun.
8- Dini inançları, cinsel kimlikleri, vb. sebebiyle insanları kolayca aşağılayabiliyorsun.
9- Siyasi tercihini belirlerken baz aldığın kriterler arasında özgürlükler, eşitlik, insan hakları, adaletli gelir dağılımı, eğitim, sağlık hizmetleri, vb. konular yok. Takım tutar gibi oy veriyorsun.
10- Toplumun sana dayattığı ne varsa sorgusuz sualsiz boyun eğiyorsun.
11- Düşündüklerini tek başına dile getirmeye cesaretin yok, çünkü sen ancak başkalarıyla paylaştığın düşüncelerin kadarsın.
12- Senin dünya görüşüne uymayan alternatif fikirler için kafa yormaya gerek yok, doğrular barındırsa bile senin karşında duran her şey tamamen reddedilmelidir.
13- Cinsiyetçi, homofobik, faşist, vs. olmamak gibi kaygıların yok. Saygı sadece sana, senin inanç ve düşüncelerine gösterilmesi gereken bir olgu.
14- Senin bir defa inandığın birinin asla yalan söyleme, yanlış yapma imkanı yok.
15- Senin görüşlerin çok az yanlış ihtimali olan büyük doğrular, diğerlerinin görüşleri çok az doğru ihtimali barındıran kocaman yanlışlar.
