beni çeken özelliği de bu zaten: çirkin, soğuk, yalnız, ve yeri-göğü gri bir şehir olması. zira ben de öyleyim, hayat beni öyle olmaya zorladı. efendi olmaya çalışan o "eski", saf ve temiz aşkı yaşamak isteyen beni, hayatını yıkmayı bile göze alabilecek beni bir sokak köpeği gibi bir kenara fırlattı ve karşıma bile çıkamadı. ortada bir suçlu bile bulamadım. hayat çok zalim leyla'lar sadece figüran...
isteseniz de sizin yüzünüze bir kerecik dahi olsa bakmayan, elinizi tutmayan, omzunuza yaslanmayan; sizi istemeyen leyla'ya kıyamıyor, suçlayamıyorsunuz.
velhasıl dostlar kişiliğime, ruhuma, fikrime... her şeyime uyuyor bu berbat şehir. yalnızlığı özlüyorum: yalnız ölmek pahasına yalnızlığı...