+geldin mi oğlum?
*içeri giren ben değilsem babam kimi soruyordu bana?
yusuf ayakkabılarını çok seviyordu. onu doğru yola iletecek tek gereç onlardı. babasına kızdığı zaman gök gürlüyordu. güneşi terk ediyordu kendisini. onun tek aşkı vardı gökyüzünde. ışık saçmasa da bazen onu öpmek istiyordu teyzesinin kendisini öptüğü gibi.
+aklıma gelmeyen başıma geliyor sence bu mantıklı mı?
- normal insan yok hayatım, boş ver.
cevap bulunamayan sorulara kılıf buluyordu insanlar. yusuf cevabı bulup diğerlerinin bulmasını bekliyordu bazen. kıvranıp duran sarmaşıklar yine aklındaydı o gece. o vakti hiç unutmadı gözleri. gönül vermek göz koymaktan her zaman bir adım öndeydi. bunu bilmeyen kişi bir ömür mutsuz kalmaya mahkum! son sözlerini duymak istedi yusuf;
+ ne yani cool mu oldun sen şimdi!
- sen kul de ben maşuk diyim.