1.Viyana kuşatması sırasında Evliya çelebinin aktarımıyla surlarda açılan bir gedikten şehre dalan Osmanlı askeri Çerkez Dayı, neden sonra içeride tek başına olduğunu fark eder ve şehid olana kadar çarpışır. Kral Ferdinand bu büyük kahramanı şehid olduğu eve defnettirir. Gâvur Sokağı'ndaki (Strauchgasse) bu evin köşesinde Çerkez Dayı'nın kılıç sallayan bir heykeli bulunmaktadır.
Viyana'da Türk izleri deyince akla genelde Türk kuşatmalarına atıfta bulunan, zaferi ve ordunun kahramanlarını anlatan motifler gelmektedir. Bunun dışında o döneme ait Osmanlıların kahramanlıklarına dair tek eser Çerkez Dayı heykelidir. Heidenschuss 3 numaralı evin köşesinde, elinde kılıcı ile şaha kalkmış atının üstünde duran küçük bir Türk askeri heykeli bulunuyor. Türkler tarafından "Çerkez Dayı" olarak bilinen ve hikâyesi dilden dile dolaşan kahraman, Avusturyalılar tarafından da "Gâvur Ateşi" olarak tanınmakta ve halk kültüründe hatırı sayılır bir yere sahiptir.
Hikâyenin Türkler arasında yaygınlık kazanmış hali Evliya Çelebi'nin Seyahatname'sine dayanır. Ünlü gezgin Evliya Çelebi şöyle anlatır Çerkez Dayı'nın hikâyesini: Kanuni Sultan Süleyman'ın I. Viyana Kuşatması'nda surlarda bir gedik açılır. Ardına bakmadan delikten şehre dalan Çerkez Dayı neden sonra içeride tek başına olduğunu fark eder. Viyanalılara karşı ölünceye kadar canla başla savaşır ve orada şehit düşer. Kral Ferdinand bu büyük kahramanı atıyla birlikte mumyalatır ve bir evin kemerinin altına koydurur. Çerkez Dayı'nın şehit olduğu yer bundan sonra Çerkez Meydanı olarak ünlenir.
Kara Mustafa Paşa'nın ikinci kez Viyana önlerine geldiğinde kullandığı şehir planında Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi'ndeki bu bilgiye dayanılarak bugünkü "Heidenschuss", "Çerkez Meydanı" olarak belirtilmiştir