kurucusu epiküros olmakla birlikte, mutluluk arayışını konu eder. epikürizme göre de mutluluk tanrıyı göz ardı etmekle mümkündür, çünkü tanrının varlığını kabul etmiş insan, tanrıdan, ölümden, ölümden sonraki yaşamdan korkar, mutluluğa en önemli engeller ise korkuyla başlar. ölümden sonra hayat yoktur der epikürizm. böyle olunca, yaşarken kişinin amacı bu dünyada mutlu olmaktır. mutlu olabilmek için de insanın mutluluğunu engelleyen korku ve isteklerden kurtulması gerekir. fakat epikürosa göre hiç de zor değildir bu aşama, zira tanrı insanlarla ilgilenmez, bundandır ki tanrıdan korkmamalı, tanrılar bizim işlerimizle ilgilenmediklerine göre ölümden korkmak da yersiz olacaktır. bundan acı da çekmeyecektir insan zira epiküros; "belaların en korkuncu sayılan ölüm bizim için hiçtir" demiştir. bu noktada mutluluğu engelleyecek bir durum da yoktur.
epikürizmle ilişik olarak hedonizm yani hazcılık da açıklanmıştır epiküros tarafından, "hazzın bizim için hayatın en üstün amacı olduğunu söylemekle ne sadece her şeyin tadını çıkarmak isteyenlerin zevkini ne de maddi kaygıları söylemek istiyorum; bizim için haz bedensel acı çekmemek, ruhsal olarak da hiçbir huzursuzluk duymamaktır."
bunun için ne yapmak gerekir? bu sorunun cevabı salt ölçülü bir yaşamdan geçer, erdemlerin tek kaynağı da ölçülülüktür, akıllı, doğru ve namuslu yaşamadıkça mutlu olmanın, mutlu olmadıkça da akıllı, doğru ve namuslu yaşamanın mümkün olmadığını ölçü öğretir.
bu başlık ile ilgili en temel iki kavram mutluluk ve ölçülülükten başka bir şey değildir. arasındaki bağ ise asıl çözümü ortaya atar.