dolmuşta para vermeyen odunlanası tipler yüzü suyu hürmetine yer yer buhran mekanına da dönebilen araç.
- Para üstü alamayan , parasını gönderemeyen var mı?
Hadi bakalım. Zil çaldı , ders başlıyor. ilkten kimsede ses yok.
Parasını gönderemeyen kısmı epey vurgulu çıkıyor o gırtlaktan. Ve yaklaşık 16 saniye sonra şu cümleye dönüşüyor :
- Parasını gönderemeyen var mı?
Yine ses yok.
- Kardeşim bakın bir kişi eksik! Parasını göndermeyen var mı?
Nihayetinde şoför kızmaya başlıyor haklı olarak. Arkaya dönerek önce milleti şöylelemesine bir süzüyor. Yüzüklü serçe parmağıyla vitesi 3'e ittirdikten sonra , yüksek tonla kendi kendine söyleniyor :
- Şerefsiz. Delikanlı gibi param yok de , canımı ye!
Tabi bir de işin diğer boyutu var. Bu laflar sözler arasında dolmuş ahalisini bir düşünce alıyor ki sormayın.
- Sağdaki süzme vermedi herhalde.
- Öndeki taş abla olabilir mi?
- Yok yok kesin şu çocuk.
- Aynadan bana mı bakıyor lan şoför? Yok canım ne bakıcak , ben verdiğime göre rahat olmalıyım.
Şimdi o kadar enteresan bir durum ki, gereksiz bir şekilde insan kendinden bile şüphe duyabiliyor o ambiyansta. Kasılıyorsun ister istemez.
Bir süre sonra gerginlik ardı boşalma yaşanıyor.
- Kardeşim tamam yüzde yüz haklısın da verenleri hoyratça töhmet altına itiveriyorsun. Olmuyor yani.
Şoför de kendi haklılığınca bir şeyler söylüyor ve gerginlik dolmuştan inene kadar bir şekilde devam ediyor.
O haysiyetsiz ise hiçbir zaman ortaya çıkmıyor. Çıkmaz lan tabi , mal mı.
Giderek toplu taşıma araçlarından soğuyorum. insanlardan da. Issız bir adaya düşüp, yanıma bu ıssız ada sorunsalını bulanı alasım geliyor.