birini severken, kendimi hiçe sayarak, benliğimden vazgeçerek, bütün hücrelerimle seviyorum. odak noktam, düşüncelerim, serzenişlerim, hepsi onda bitiyor. hepsi de onda başlıyor. fakat sevdiğim kadar da sevilmiyorum. sonra dönüp diyorum ki kendime artık hiç kimseyi sevmeyeceğim.
bu çok sevmek durumu özünde güzel olsa da insanı yıpratıyor. en kötü özelliğimi bu olarak görüyorum, ardından, üşengeçlik ve hassaslık geliyor.