Yusuf’un aşkıyla Züleyha öyle bir hale girdi ki artık her şey ona Yusuf demekti ve Yusuf’a yakınlığı nispetinde muteberdi.
Bundan sonra, dedi Züleyha, nasıl eskisi gibi konuşur, eskisi gibi güler ve ağlarım? Nasıl aynı ağaç olur artık aynı olmayan ağaç, benim kalbimin üzerinden Yusuf geçmişken?
Nasıl eskisi gibi görünür evren gözüme hiçbir vasfı artık eski vasıflarının hiçbirine benzemiyorken?
Dilim Yusuf’un adından başka bir sözcük telaffuz edemiyorken, kuştan, ağaçtan, sudan nasıl söz açarım?
Kuş diyorsam, Yusuf demek istiyorumdur. Ağaç da Yusuf demektir. Su, Yusuf’un ta kendisi. Nasıl olur da Yusuf olmayan bir ismi ağzıma alırım?”.