trablusgarp savaşı'nda binbaşı olup, mustafa kemal de kendi emrinde bulunduğu halde neden mustafa kemal'in üzeri tozla kaplanmış tarihi trablusgarp başarılarından bahsedilirken enver aşa'nınkilerden bahsedilmez?
canakkale'de, enver paşa'dan alt rütbede olmasına karşın mustafa kemal'in çamur ve kan içerisinde debelenen onurlu kahramanlıkları gün yüzüne vurulurken enver paşa neden görülmemişçesine es geçilir?
banka soyan gençlik hevesleri kurbanı deniz gezmiş bile milli kahraman ilan edilirken neden türkistan cephesinde, ısıran ayazda, bıçak gibi soğuklarda amansızca özgür devlet savaşı veren enver paşa'dan neden söz edilmez?
götten uydurma kahramanlar türetilirken, mermi bitince süngü takıp hücum etmesi emredilen askerler sürekli anlatılırken bundan hiç de aşağı bir iş yapmamış olan, mitralyöze kılıç ile hücum eden cesur enver bey, neden hiç anılmaz?
saygı görmek için illa ki başarı mı gerekir, yoksa niyet yeterli değil midir? birçok onurlu davalara hizmet etmiş ama başarısız kalmasına da karşın adı ölümsüzleştirilmiş, adlarına uzun, heybetli anıtlar dikilen kişiler tarihte çokça mevcut iken enver paşa'nın türkistan'ın bağımsızlığını sağlamak niyeti neden önemsenmez?
türk tarihine bakarken sürekli osmanlıcı, müslümancı, anadolucu bakış açısını eleştirenler, bunlar da bizim tarihimizin parçası diye fersah fersah ötelere uzanan antik köklerimizi eşeleyip çıkaranlar, neden cumhuriyet dönemine yalnızca mustafa kemal penceresinden bakar?
mustafa kemal büyük bir önderdir kuşkusuz, peki ya enver paşa neden adsız sansızdır?
tarihe kişilerin, kişilere duyulan taparcasına sevgilerin ve duygusallık sellerinin, ideolojilerin, partilerin penceresinden bakarken pervazın altından pencereyi dürtüp duran, görülmek, kısık sesini duyurmak için çırpınan türkistan şehitleri neden bilinmez?
