akıp giden zamanın silikleştirdiği bir hatırayı özlemektir. ya da o hatıraya dair akılda kalanları...
hani olur ya, bazen eski bir kaç fotoğraf geçer elinize. sanki geçmişten değil başka bir hayattan gelen fotoğraflar... fotoğraflarda gülen yüzler; bazıları unutulup gitmiş, bazıları hayal meyal hatırlanıyor, bazılarının yokluğu ise hala çok fena hissediliyor derinlerde bir yerlerde. ve aralarında kendi yüzünüzü de görürsünüz, ama o bile yabancı gelir size.
"her şey ne kadar da farklıymış. ne kadar da mutluymuşum*" diye düşünürsünüz fotoğraflarda gülen yüzünüze imrenerek bakarken.
bazen eski bir fotoğrafa bakmak insanın hayatında yokluğunu hissettiği şeyleri bir kere daha hatırlamasına neden olur. zamanın alıp götürdüklerinin boşluklarını bir kez daha hissederken; belli belirsiz, acı bir gülümseme belirir suratınızda. mutluluğun dudaklarınızda kalan tadını bir kez daha hissedilir o an sanki, hafif hafif...