farklı bir sevgi anlayışı olan insandır. seviyordur belki ama kendince. kendini katmadan seviyordur en çok diliyle seviyordur. yürekten sevmiyordur. sık kullanmamak lazım seni seviyorum'u değerden düşüyor. idam mahkumuna ömür verir gibi. gerek yok. sevmiyorsa kullanmamalı insan. kandırmak bir yüreği hiç güzel şey değil.
sadece benim dokunduğum satırlara sen de dokunacaksın diye yazmıştım.
sen mektup yazanın değildir demiştin ama benimmiş hep bildiğim gibi.
belki okumaman gerekiyordu
kanayan yaralarıma sarmak isteyeceğim ama sarmayacağım artık cümleleri
bırak kanasınlar kanayabildikleri kadar
açmayacağım bir daha o defteri öyle kalsın belki bir gün diye
hiç yazmamış gibi hiç düşünmemiş gibi, hiç hissetmemiş, devam edeceğim yol uzun.
bu bir işaret belli.
işaretleri görmek lazım
aynı hatayı iki kere yapmak aptallık
ben olmayacağım
cümlelerim uçsun havaya
kalmasın kitap aralarında
sen hiç dokunma...
satır aralarında beni bul istemiştim.
beyaza bürünüp avuçlarına düşmek için.
hoyratça harcamışım kelimeleri gördüm
bir düşünme payı verdi kader bana
bu bir işaret belli
işaretleri görmek lazım
cümlelerim uçsun havaya
bir yagmur olur yağar belki bir gün sana
ben olmasamda yanında
sakın bana ezberlediğin dudakların şarkısını söyleme bir daha.
vazgeçtim en sevdiğimden
sadece senden geçtim.
hep hüznünü gönderiyorsun.
zamanla geçmiyor yaram kabuk tutmuyor.
olur olmadık tüm anlarda kanıyorum.
görmüyorsun.
imkansız aşka rehin bıraktın beni
ne almaya geri döndün ne kendini de rehin vermeye
zor kader işte
sevdiğim müddetçe yokluğun kaldı bana
sessizliğin harfleri ile alfabe yaptın sen bana
sessizliğin harfleri, beni sessizliğe mahkum eden
yıllar evvel 18'inde koca bir kızdı
bir hayale aşıktı
eski bir düş gibisin şimdi
bir kez dokunup tenimi teninde unuttuğu sen