necip Fazıl, Serdengeçti ve nazım Hikmet bir gün aynı koğuştadır.
Necip Fazıl dertlidir; bir oraya, bir buraya volta atar; sigara üstüne sigara yakar.
Serdengeçti gayet neşelidir. Nazım ise her rast geldiğine komünizmi anlatır, durur.
Bir gün yine Nazım karşısındakine komünizmi anlatırken Serdengeçti yanına yaklaşıp der ki, "Üstat, bu komünizm nedir?" Nazım kendinden gayet emin bir şekilde "Elini sol cebime at." der. Serdengeçti hemen atar. Nazım der ki "Ne buldun?" "iki tane yirmi beş kuruş." der serdengeçti. Nazım "Birini al." der. Serdengeçti alır. Nazım gururla "işte komünizm bu." cevabını verir.
Bir gün Nazım'a elli lira gelir; Serdengeçti sormadan hemen elini Nazım'ın cebine atar ve yarısını almak ister. Nazım hemen müdahale eder, "Hop, hop. Ne oluyor?" der. Serdengeçti, "Üstat, yarısı benim değil miydi?" deyince Nazım, "O kadar da uzun boylu değil." karşılığını verince Serdengeçti taşı gediğine koyar, "işte, komünizm dedikleri yirmi beş kuruşluk bir şeymiş."