o boklu hayalerini, hesap kitaplarını, mış gibi yaptığın her eylemini dipsiz kuyulara gömdüm. özlemin dedesi ölmedi mesela. sen hiç üniversite okumadın mesela? hatta özlemle bulaşık için değil de yalanlarınız üzerine oturup saatlerce kafa patlatmadınız. adalet vs. bulamadınız tencere ile tavayla mesela. eviniz de yok yurdunuz da. yoksa yetiştirme yurdu mu? mesela. yapılan onca adiliğe içinizde bir kılıf uydurdunuz mesela. o kılıfa başka bir kılıf daha. doğru ya siz bir hayal kurmuştunuz? her şeyin farkında olup farkedilmemek benim işim. atladığınız noktaları bir bir analiz eden de benim. sizin çekmeye dayanamadığınız acıları çıt çıkarmadan üzerenize yükleyen de yaradan, rab'tır. evet yazarken çok özeniyorum. mutlu ediyor bu beni. bu arada bir am için diyar diyar gezmeme gerek yok benim. ya da üç beş satır yazı için kendimi kahretmeme de. size akıl verecek yaşta da değilim. sonuçta siz zenginsiniz. para sizde güzelim. yaşarsın ,gezersin, tozarsın. benim daha önce gezdiğim sokaklarda. bu arada yeri gelmişken söylim:"pişkinlik de yaparsın sen. eee ne de olsa para sende!". ıp adresleri ile de oynarsın. evimize dinleme cihazı-router- gönderirsin. çevremizde ki binalarda konuşlanırsın. ahh şu para neler yaptırıyor insana! yoksa aşk mı? desem! beni tanıma fırsatı bulduğun için allahına şükret. o senin en yakın dostun. benimle birlikte her gece balkonda sigara içtiğin için de çok sağol. ben de kendime bir arkadaş arıyordum, eşlik ettiğin iyi oldu. şunu da söyleyip bitireyim:" davalık olduk artık". mahkeme günü üzerinde siyah bir palto, güneş gözlüğü ile duruşmaya katılırsın. hani zenginsiniz ya, davayı da kazanırsın artık.