uzayın neresinde olduğuna bağlıdır. uzay ceteris paribus değerlemesine ters düşen bir alansızlıktan oluşuyor çünkü. değişkenleri sabitlemeniz mümkün değil. mesela ateşleme anında silahın nerede bulunduğu, yerçekiminin ne kadar olduğu, hangi yörünge doğrultusunda ateşlendiği, hangi gezegenin merkezkaç kuvvetine dahil olduğu gibi.
basit bir örnekle kendi gezegenimizden mevzubahsi açalım. nede olsa uzaydayız değil mi? cevabı dışarda aramadan önce yakınımızda aramakta fayda var.
öncelikle ekvatorda ateşlenen bir silahla kutuplarda ateşlenen bir silah düşünelim ve hesaplamalarımızı yapalım. karşılaşacağımız varış bulgusu saniyenin 1/100.000 i kadar sapmayla karşımıza çıkacaktır. bu sapmanın aydaki oranı çok daha yüksek olacaktır.
eğer soru kurşun ne olacağına dair ya da kurşunun akıbetinin ne ile sonlanacağına dair soruluyorsa malesef verilecek cevaplar biraz farazi kalacaktır. çünkü akıbeti sayılamayacak kadar yörüngenin sayılamayacak kadar boşluğunda sayılamayacak kadar ihtimalde saklı. çünkü bilim gerçekleşmesi mümkün varış noktalarını kertiz olarak alır.
kafada yanan soyut bir ampulün kaç kw zeka fışkırttığını. bir sözlükte açılan başlıktan ölçmez. somut verilere bakar.
malesef halüsünasyonlar bilimi beslesede; temel gıda maddesi değildir.
eminim insanlar mars ta counter strike oynamak isterdi lakin şu an için paintball a orgazm olabiliyorlar.
