deniz, kum, güneş ve tarih başlıkları altında en çok boy gösterdiğimiz, eğlence ağırlıklı bu sektörde çalışan personelin bilgi, görgü ve işine olan sahipliği oldukça gerilerde. ayrıca kazanılan paraların otel sahiplerini patron yaparken, çalıştırdıkları elemanlara çok az para vermesi ve bu dengesizliğin getirdiği sosyal çöküntünün altından kalkılamamaktadır. hal böyle olunca çalışan personel bu işi biraz da gelen turistle evlenip hayatını kurtarma pahasına yapınca ortaya her türlü sınırsız eğlencenin ve aşırılıkların çıktığı bir manzara çıkmaktadır. çünkü personel, turiste kendini ne kadar çok sevdirir, onu ne kadar eğlendirir ve kendi memleketinde dahi yapmadığı her türlü aşırılığı ne kadar yaptırırsa, onun nezdinde varlığını kabul ettirip kendini garanti altına alırken, ona bu kadar değer verdiğini gördüğü bu tatil aşkı ise tatile çıkan için bambaşka bir anlam taşımaktadır. memleketinde yüzüne bakılmamış, kimse ona bu kadar çok değer vermemiştir. fakat tatilde tanıştığı ve aklını başından alan bu personel onun karşısına çıkan bir don joan almuştur. o da bu duygularla don juan'ını kaybetmemelidir. kaldı ki esmer erke delisi bu beyaz ırk için, esmer olsundur da taştan topraktan olsundur. kim bilir memleketine onu götürdüğünde tüm arkadaşları ona nasıl bşr gıptayla bakacaktır. bu nedenledir ki, her iki kesimin de kendine gerekçelerine göre birini bulmuştur!...