ön yargısız okunduğu takdirde insanlara çok şey anlatan bir bekir coşkun yazısıdır. ancak gözü kararmış bir akp'li ya da yazının muhatabı bir dtp'li iseniz eksi oy bombardımanına geçeceğinizden şüphem yok. buyrun yazıyı okuyun:
"YABAN güvercinleri" sınırı geçtiler.
insanın kulağına telsizlerden yayılan uğultular ve kayalardan seken kurşunların sesleri geliyor.
Dağlar karlı.
Hava soğuk.
Kaç bin annenin korku ve evham içinde ekranlara baktığını ve çocukları için dua okuduklarını tahmin bile edemeyiz.
iyi ama PKK orada değildi.
*
PKK kentlerde...
PKK masa başlarında...
PKK devlet koltuklarında...
PKK belediyelerde...
PKK parlamentoda...
PKK işte orda parti binasında...
PKK hemen gözümüzün önünde, yanı başımızda, karşımızda, içimizde, oramızda, buramızda...
Parlamentodaki geyik derisi koltuklarda otura otura Türkiye Cumhuriyetinden maaş alanların PKKnın siyasi parçası olduğunu bilmeyen var mıdır?
Ki gerektiğinde iktidar partisi onlarla el ele verip, işbirliği yapmıyor mu?
Tüm bu esrarengiz ilişkilerden cesaret alarak daha geçen hafta Türk bayrağını gönderden indirip üzerinde tepinerek parçaladılar.
Devletin gözü önünde...
*
Daha beteri:
işte; askerimizin Kuzey Iraka gireceğini YouTubeda, 48 saat önceden herkese duyurdular. Hem de kaynak olarak komutanlarımızın özel telefonlarının dinlendiği anlaşılıyor.
O zaman sınırın hangi yanındadır düşman?
*
Bir bildiğim ya da istihbaratım yok; ancak gazetecilik içgüdüsü bana başımıza daha büyük bir çuval geçirilmekte olduğunu söylüyor.
Hepimiz biliyoruz ki gizli ilişkilerin, bilmediğimiz pazarlıkların, sinsi tuzakların tam ortasındayız.
Bu satırlar yazıldığı sıralarda "yaban güvercinleri" uzaktaki dağlarda yine canlarını vatanları için koymuşlardı ortaya.