Aslında kapitalizmin bizlere sunduğu yeni argümandır; ırkçılık. Tarih bağlamında düşündüğünüz zaman sanayi devrimi ve ondan sonraki fransız ihtilalilinden bu yana sürekli insanlara oyalanmalari için birer argüman sunulmuştur.
Şöyle ki; ilkin fransız ihtilaliyle milliyetçilik dalgası başlamıştır,
Daha sonra 1848 devrimleri ile cumhuriyetcilik(demokratlar) ve sosyalizm çatışmaları yaşanmıştır,
Daha sonra birinci dünya savaşı ve hakim olan milliyetçi devlet bölünmeleri ve büyük imparatorlukların dağılması,
Ardından gelen ikinci dünya savaşı öncesi nasyonal sosyalizm ve avrupadaki siyasi çalkantılar,
2. Dünya savaşından sonra 3 bloklu ülkeler,
Sscb'nin yıkılışı ile küresel ısınma, isviçre bilim deneyleri, afrikada açlık sorunları ve son olarak ırkçılık ve teknoloji.
Bu şekilde önceleri avrupa kıtasını ve büyük devletleri siyasi ve sosyal olarak çatışmalara iterek, güçsüz düşmelerini sağlamışlar daha sonra da ortadoğu ve bilimum afrika gibi geri kalmış ülkelere ve insanlarına sömürüye uygun duruma gelebilmeleri için oyalanabilecekleri çeşitli şeyler sunmuşlardır.
Göremiyorsunuz değil mi? Sizleri bir şeylerle uğraşır halde bırakırlarken düşünemeyen, sorgulayamayan bireyler üretmek istiyorlar. Sizler bu tür küçük sorunlara kafa yorarken onlar sistemleri bir güzel kurup işletiyorlar. Bizim derdimiz türk, kürt, arap iken, birileri üçümüze de silah satarak düzeni sürdürüyor
