Öykülerin hiç birini okumadım. Ama mesela Battleground' daki canlanan oyuncak askerleri seyretmek gayet zevkliydi. Hele ki Autopsy Room Four' daki gerilim şahaneydi. Yeteri kadar incelenmeden öldü teşhisi konan adam aslında yaşıyordu. Ama hareket edemiyor, sadece düşünebiliyordu. Doktora yaşadığını anlatmak için binbir çaba harcıyor ama başaramıyor, içinden sinirleniyordu. Doktor teşhis için göğsü ikiye ayırmaya karar verirken adamın feryadlarını duyuyordunuz. Hem gerildim hemde eğlendim bu öyküydü seyrederken.
Bir diğer öykü You Know They Got A Hell Of A Band de ise bir çift arabayla seyahat ederken tesadüf eseri "Rock and Roll Heaven" adlı kasabaya gelirler. Kasabada herşey 60' lı yıllardaki gibidir. Arabalar, dükkanlar, insanlar... Hatta Elvis, Janis Joplin, Jimi Hendrix, Lynyrd Skynryd gibi ölü ünlüler ve grup elemanları her akşam konser vermektedir. Bir süre sonra bazı gariplikler olur ve kasabadan ayrılmaya karar verirler. Ama kasabadan ayrılmalarına asla izin verilmez.