bakıyoruz sevilla ya kaç yıldır başa oynuyor diye ve görüyoruz ki iki yıl uefa şampiyonu olmuş, birinde super cup ı da almış.
diğer yandan tesadüfen oralardan geçip kupayı da alıp götüren galatasaray a bakıyoruz; 4 yıldır üst üste şampiyonlar ligine katılmış, dördüncü yıl uefa yı almış, hemen sonraki sezonun başında süper kupayı almış, aynı sezonun sonlarına doğru real madrid ile şampiyonlar ligi çeyrek finali oynamış, o da yetmemiş bir yıl sonra şampiyonlar lignde ikinci tur oynamış ve son maç barcelona ya kaybederek tek yenilgiyle kıl payı çeyrek final şansını kaybetmiş, bir sonraki yıl ise yine cl ye katılmış ancak ilk turda elenmiş.
sevilla alınca uefa oluyor da biz alınca ne oluyor sayın uslu; ne diyelim mahmut mu diyelim!
not: galatasaray ın 90 lı yılların başlarında katıldığı şampiyonlar ligi maceralarını yazmıyorum bile; o yılların barcelona sını bile eleyerek şampiyonlar ligine girdik; gruplarda ne takımları yendik ama bir fenerbahçe nin manchester united galibiyeti kadar abartmadık; illa bir tesadüf arıyorsanız efendim 90 dakika rakip yarı sahaya adım atamadığınız ancak uzatmalarda attığınız bolic in golünü öneririm...
2. not: galatasaray ın şampiyon kulüpler kupası maceralarına hiç girmeyeceğim bile.